ODATV ÖZEL I OĞUZ OK
Kocaeli’de geçirdiği kaza sonrası kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden televizyoncu ve gazeteci Metin Uca, 62 yaşında hayatını kaybetti.
Uca’nın hayatını kaybetmesi sonrası tartışmalar da beraberinde geldi.
Ölümüyle sevenlerini yasa boğan Metin Uca, verdiği bir röportajda vasiyetini açıklayarak “Yakılarak ölmek ve küllerimin de İstanbul Boğazı’ndan serpilmesini isterdim ama ne yazık ki böyle bir şansımız yok. İki yüzlü törenleri istemiyorum.” demişti.
Peki Türkiye’de krematoryum yani cenazelerin yakılması hizmeti var mı? Hangi inançlarda ölü yakma işlemi var? Öldükten sonra yakılma isteğinin Türk hukukundaki yeri ne? Odatv tüm bu soruların yanıtını araladı.
TÜRKİYE’DE ÖLÜ YAKMA HİZMETİ VAR MI
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Mezarlıklar Dairesi Başkanlığına ulaşan Odatv, “Türkiye’de krematoryum hizmeti bulunmuyor. Mezarlıklar Dairesi Başkanlığında da krematoryum hizmeti bulunmuyor. Bu konuda yapılabilecek bir şey bulunmuyor.” yanıtını aldı.
METİN UCA’NIN NAAŞI NEREYE DEFNEDİLECEK
Metin Uca’nın cenazesiyle ilgilenildiğini ve nakil işlemlerinin yapıldığını belirten Mezarlıklar Dairesi Başkanlığı, cenazenin Ankara’ya götürüleceğini ve Metin Uca’nın orada defnedileceğini söyledi.
Müzisyen Özlem Olgun, Uca’nın cenaze törenine ilişkin bilgileri Instagram hesabından paylaştı. Olgun’un paylaşımında yer alan bilgiler şöyle:
“Acı kaybımız Metin Uca cumartesi günü saat 11.00’de Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda düzenlenecek veda töreni ile son yolculuğuna uğurlanacaktır. Cenazemiz ise pazar günü öğle namazını müteakip Ankara Kocatepe Camii’nden alınarak Cebeci Asri Mezarlığı’na defnedilecektir.”
ÖLDÜKTEN SONRA YAKILARAK DEFNEDİLMENİN TÜRK HUKUKUNDAKİ YERİ
Türkiye’de geçerli olan yasal düzenlemelerde, öldükten yakılarak defnedilme için hukuki bir engel bulunmuyor ancak, krematoryum adı verilen ölü yakma fırınlarının bulunmaması nedeniyle, ölümden sonra yakılma işleminin uygulanması mümkün değil.
Zincirlikuyu Mezarlığı’nda bugün müdürlük binasının bulunduğu alanda, 1930’larda ölüleri yakmak için bir krematoryum bulunuyordu. Ancak Türkiye’de bir ilk olan Zincirlikuyu Krematoryumu birkaç sene içerisinde talep gelmediği gerekçesiyle yıkıldı.
HANGİ DİNLERDE ÖLÜLER YAKILIYOR
İslam dininde günah olan ölü yakma, Musevilikte de uygulanmıyor. Musevi din adamları, Tanrı’nın bedeni öldükten sonra tekrar dirilteceği görüşünü savunarak ölü yakma işlemine karşı çıkıyor.
Hristiyanlıkta ise ölü yakma varken mezhepler arasında farklılıklar görülüyor. Ölü yakma Katolik ve Protestanlara göre ayrıcalık gösteriyor. Katolik mezhebine göre, ölüler yakıldıktan sonra külleri saçılamaz. Bir yere dökülemez. Bu nedenle koyu Katolik inancına sahip kimseler sevdiklerinin ölülerini yaktıktan sonra bir kavanoz içerisinde evlerinde saklamayı tercih ediyor. Protestan mezhebinin inanışına göre ise ölüler yakıldıktan sonra, külleri istediği yere savrulabiliyor. Bu da bireyin özgür bir ruh olarak gezmesine işaret ediyor.
Ölü yakmanın en sık görüldüğü dinlerden biri hiç şüphesiz Hinduizm. Bu dinde ölüler yakılırken toplu olarak nehir kenarında ve süslü elbiseler ile yakılmakta. İşlem öncesi ayin ve törenler gerçekleştiriliyor. Ölü yakılma yeri olarak kullanılan nehir kenarı toplu bir yer olduğu için büyük ve kötü dumanlar, kokular çıkmakta. Bu inanış ile ölüler yakılarak günahlarının da onunla birlikte yakıldığına inanılmakta.
Budizm geleneğine göre ise Ölü yakma işlemi belirli ritüellerin sonucunda ortaya çıkıyor. Dağ eteğinde ya da Ganj Nehri kenarında ölülerini yakan Budist inanışa sahip olan vatandaşlar, kendi inanışlarının gereğini getirmiş olmanın iç huzurunu yaşıyor.
Dünyanın üçte ikisi ölülerini gömerken, üçte biri de ölülerini yaktığı tahmin ediliyor.